TASİAD Yönetim Kurulu Başkanı Yakup Ateş: "Kentimizin, bölgemizin ve Türkiye'nin kalkınması için tüm üyelerimizle Tarsus Sanayici ve İşadamları Derneği olarak, birlikte el ve gönül birliği içinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz." dedi..
Kentimizin, bölgemizin ve Türkiye'nin kalkınması için tüm üyelerimizle Tarsus Sanayici ve İşadamları Derneği olarak, birlikte el ve gönül birliği içinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Türkiye'de ilk İş Geliştirme Merkezi'ni (İŞGEM) kuran ve bu konuda sadece Türkiye'ye değil, başka ülkelerde de kurulacak İŞGEM'lere de rol model olma başarısını gösteren TASİAD, öncelikle kentimizde yaşayan insanlarımızın yaşam kalitelerinin ve refah düzeylerinin yükseltilmesine odaklı bir kuruluş. Derneğimiz, çağdaş uygarlık hedefiyle başta Tarsus olmak üzere; Mersin, Çukurova ve dolayısıyla ülkemizin kalkınması ve gelişmesi için büyük bir heyecan ile çalışıyor.
Projelerimizden biri Tarsus'ta 15 Eylül 1902 yılında kurulan Türkiye'nin ilk hidroelektrik santralinin yerini müze haline getirmek. Bu konudaki etüd çalışmalarımız devam ediyor. Bu yıl hayata geçirmeyi düşündüğümüz diğer projemiz ise; Türkiye'nin ilk iplik ve dokuma fabrikası olan ve Kurtuluş Savaşı'nda ordumuzun bez ihtiyacını bedelsiz olarak karşılamasıyla tarihe geçen fabrikamızın 27 metre uzunluğundaki bacasını ve çevresini düzenleyerek sanayi tarihimize sahip çıkmak olacak.
Kısa, orta ve uzun vadede Tarsus'a yeni fakülteler kurulmasına öncülük etmek, destek vermek, bölgemizin geleceğini ilgilendiren her projeye maddi ve manevi katkı sağlamaya devam edeceğiz. Fabrikaların kapatılması, ekonomik yapıyı bozdu Tarsus, tekstil fabrikaları başta olmak üze re; çırçır fabrikaları, Karamyağ, Köytür gibi büyük fabrika ve kurumların kapanmasına kadar geçen süre içinde ekonomisi Türkiye ortalamasının oldukça üzerinde gelir düzeyine sahip bir kentti. Fabrikaların kapanmasının ardından kentin ekonomik yapısı bozuldu ve buna paralel olarak sosyal ve kültürel gelişmede duraklama yaşandı. Derneğimiz kent içinden, kent dışından ya da yurtdışından yatırımcıların şehrimize yatırım yapmalarını içtenlikle istemekte ve bu konuda sürekli çağrıda bulunmaktadır. 2014 yılında gerek küresel kriz, gerekse aşırı rekabetçilikten kaynaklanan sorunlar iş dünyasını kuşkusuz olumsuz yönde etkiledi. Birçok yatırımcı faiz ve girdi fiyatlarının yüksekliği nedeniyle çeşitli sıkıntılara maruz kaldı. İş dünyası geçmişteki deneyimleri sayesinde global krizden fazla hasar görmeden sıkıntıları aşmaya çalıştı. 2014 yılında Tarsus'tan çeşitli ülkelere yapılan toplam ihracatın 200 milyon dolar düzeyinde olmasının yanında bu rakamın daha da artması konusunda bizler de üzerimize düşeni yapacağız.
Küresel ölçekli kriz Türkiye'yi de etkileyebilir Türkiye, büyüme dinamikleri ve küresel emtia fiyatlarındaki ılımlı seyir ile 2015 yılında da diğer gelişmekte olan ülkelere kıyasla daha cazip bir konumda olmayı sürdürecektir. Küresel ve yerel boyutlarda ekonomik ve siyasal risklerin artış gösterdiği ve ekonomik/siyasi istikrarsızlıkların oluşturulmak istendiği bir ortamda ekonomik dönüşüm paketlerinin, Türkiye ekonomisinin içerde ve dışarıda elini güçlendirecek niteliklere sahip bir koz olarak ortaya çıkmaktadır. Küresel ölçekli ekonomik kriz ve belirsizlik ortamının devam etmesi halinde ülkemiz de bu belirsizlik ortamından etkilenebilir. Bu nedenle çok dikkatli olmak gerekir.
Sonuçlanması bölge açısından önem arz eden projelerimiz var Tarsus'ta özel sektör de yatırım yapıyor ama özellikle devlet yatırımlarının önümüzdeki süreçte çok ciddi boyutlarda olacağını biliyoruz. Uzun yıllar mücadelesini verdiğimiz Çukurova Havaalanı ve Tarsus Kazanlı Turizm Bölgesi'nin hayata geçirilmesi bizim üzerinde çok durduğumuz ve büyük hassasiyet gösterdiğimiz iki büyük proje. Şehrimize, bölgemize ve ülkemize hayat verecek projelerden birisi olan Tarsus Kazanlı Sahil Bandı Turizm Bölgesi'nde inşaat çalışmaları ne yazık ki tahsis alan firmaların inşaata başlamamaları nedeniyle tahsisleri iptal edildi. Bu projenin hayata geçirilmesiyle birlikte şehrimize ve bölgemize yılın 12 ayında yerli ve yabancı turistler gelecek, bölge ekonomimize büyük ölçüde katkı sağlayacak. Proje için Turizm Bakanlığı'nın önümüzdeki günlerde tesislerin ve golf sahalarının yapılacağı arazileri yeniden tahsise çıkaracağım öğrendik. Bu konuda gerekli çalışmaların hayata geçirilmesini bekliyoruz.
Bölgemize hayat verecek olan bir diğer proje ise Çukurova Bölgesel Havalimanı. Yapımı durmuş olan inşaatın en kısa zamanda başlanılarak, tamamlanmasını arzu ediyoruz. Çünkü Çukurova Bölgesel Havaalanı ve Tarsus Kazanlı Kıyı Şeridi Turizm Bölgesi gibi eserler bölgemizin ve ülkemizin kalkınmasında ve gelişmesinde çok önemli roller üstlenecektir. Bu iki eserin hizmete girmesiyle Tarsus'ta işsizlik belli oranda ortadan kalkacak ve Tarsus'ta yaşayanlar geleceğe güvenle bakacaklar.
Yenice'deki Lojistik Köyü de bölgemize önemli katkılar sunuyor. Takipçisi olduğumuz diğer projelerin arasında ise; Tarsus'a 3. Organize Sanayi Bölgesi'nin yapılması, Tarım Organize İhtisas Bölgesi, Karboğazı Turizm Bölgesi, Çamlıyayla Eko Turizm projesi bulunmaktadır.
Bir başka beklentimiz ise nüfusu 54 vilayetten büyük olan Tarsus'un mutlak suretle bir devlet üniversitesine sahip olmasıdır. Mersin'e ikinci bir devlet üniversitesi kurulma kararının ardından söz konusu ikinci üniversitenin merkezinin Tarsus olması gerektiğine inanıyoruz. Türkiye'nin en verimli ve bereketli topraklarına sahip olan Tarsus'ta tarıma dayalı sanayinin kurulması, bölgemiz için önemli projelerin başında gelmektedir.
Bölgemizin katalizör gücü olan tarım sektörünün gelişmesi ve üretilen ürünlerin değerlendirilmesi, üreticilerimizin daha çok para kazanması için tarıma dayalı sanayiyi mutlaka hayata geçirerek, bu alandaki yatırımların artık başlatılması kaçınılmazdır.
Marka yaratmanın zorluğunu, iş dünyasının bireyleri olarak bizler iyi biliyoruz. Tarsus'u bir marka şehir haline getirmek için bu kentte yaşayan herkese büyük bir sorumluluk ve görev düşüyor. Derneğimiz, Tarsus'un hak ettiği yere ulaşması noktasında dün olduğu gibi bugün ve yarında taşın altına elini koymaya devam edecek.
