22 Kasım 2024 Cuma
Ana SayfaManşetUygun fiyatlı konut üretmenin iki yolu var..

Uygun fiyatlı konut üretmenin iki yolu var..

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Başkanı ve Akyapı Yönetim Kurulu Eş Başkanı Mahmut Asmalı, özel sektörün de ulaşılabilir fiyatlı konut üretmesinin mümkün olduğunu belirterek iki öneride bulundu.

Mahmut Asmalı’nın ucuz konut için iki önerisi şöyle:

  • Kamu kurumları uygun maliyetli arsa sağlar ve ihaleye çıkar. İnşa edilecek konutların fiyatı için bir üst sınır da önceden belirlenir. Bu yolla yılda 500 bin konut üretilir, metrekare fiyatı 13-14 bin liraya kadar çekilir.
  • Bir arsa için ek imar hakkı verildiğinde, artışın yarısında yapılacak konutlar bedelsiz olarak kamuya verilir. Böylece ülke genelinde sosyal konut havuzu oluşur. Avrupa bu modeli uyguluyor.

Hürriyet Gazetesi Emlak Editörü Gülistan Alagöz’e açıklamalarda bulunan Mahmut Asmalı, kendisine yöneltilen soruları şöyle yanıtladı:

Gayrimenkulde yatırımcılar uzun süredir bekleme pozisyonunda. Seçimlerin geride kalmasıyla üretim dönemi başlayacak mı?

“Türkiye’de her seçim biraz sancılı geçer. Bu seçim çok daha sancılı oldu. Kutuplaşmanın arttığı, seçmen tercihi açısından ülkenin neredeyse ikiye bölündüğü bir seçim süreci yaşadık. Çok şükür büyük katılımla ve demokratik olgunlukla seçimleri geride bıraktık. Hızla aksiyon alındı, kabine açıklandı, atamalar oldu. Seçim öncesinde de asrın felaketi dediğimiz depremi yaşadık. Farklı sektörlerde birçok işadamı deprem ve seçimler nedeniyle yatırımlarını ertelemişti. Şimdi yatırımlara, üretmeye hız verme sürecine girdik. Kabinede yeni bakanlara bakınca da ülkemizin en çok ihtiyaç duyduğu ekonomide yeniden toparlanmanın öncelikli hedef olduğunu görüyoruz. İlk etapta faizlerin bir miktar yükselmesi, kredi musluklarının kontrollü kısılması, ucuz kredi bekleyen yatırımcı ve müşterileri mutlu etmeyebilir. Ama enflasyonun kademeli düşmesi, ekonomik hamlelerin Türkiye ve yurtdışında kabul görmesiyle taşlar yerine oturacak.”

Vatandaşın gündeminde fahiş kira ve fiyat artışları var. Bu sorunlar nasıl aşılır?

“Kira geniş bir kesim için önemli bir sorun. Özellikle İstanbul’da yaşayanlar için asgari ücrete yapılan artışlar yetersiz kalıyor. Anadolu’da oturanla İstanbul’da oturanın giderlerinde sadece kira kaynaklı 7-8 bin lira fark var. Bu nedenle ‘bölgesel asgari ücret uygulamasını’ öneriyoruz.

Sosyal konut konusunda da farklı modeller uygulanmalı. Biz 2005 yılında Trakya’da TOKİ’den bir taahhüt işi aldık. İşi bitirdik ama oradaki bir belde belediyesi ‘bize Ucuz Konut üretin’ dedi. Yüzde 10 arsa bedeli karşılığı yer sağlandı ve en yüksek satış fiyatı belirlenen bir şartname ile ihaleye girdik. O dönemde ‘2+1 ev 45-50 bin lira, 3+1 60-65 bin lira olacak’ denildi. Teknik şartnameyi biz hazırladık, harçlarda kolaylık sağlandı. Ve tünel kalıpla, asansörlü, oyun parkları olan 200 konut yaptık. Zarar da etmedik, mütevazı bir kazancı oldu. Bugün de bu modelle üretim mümkün. Arsa maliyeti düşer, harçlarda avantaj sağlanır ve üst fiyat sınırıyla ihaleler yapılır. Bu şekilde Türkiye’de yılda 400-500 bin konut üretilebilir ve metrekare satış fiyatı 13-14 bin liralara çekilir. (TCMB verilerine göre ülke genelinde ortalama metrekare fiyatı 22 bin liraya, İstanbul’da 34 bin liraya yaklaştı. İstanbul’da sıfır konutlarda metrekare fiyatı 40-200 bin lira bandında.)

Bir diğer önerimiz de imar artışları için. Eğer bir alanda ek imar veriliyorsa bunun yarısı bedelsiz kamu kurumuna verilmeli. Bu şartla artış sağlanmalı. Böylece Sosyal Konut havuzu oluşturulur. Avrupa bunu yapıyor.”

Sektörün öncelikli başlıklarından biri kentsel dönüşüm. Ülkede 6.5 milyon, İstanbul’da 1.5 milyon riskli konut hızla nasıl dönüşecek?

“Kentsel dönüşümde kamu eliyle önemli adımlar atıldı. İstanbul’da kamu binalarında ciddi yenileme çalışmaları oldu. Öte yandan konutta ihtiyaç büyük. Bu ihtiyacın karşılanması için seçim öncesinde ‘Yarısı Bizden’ kampanyası düzenlendi, ciddi talep oldu. Devlet maliyetin yarısını karşılıyor, kalan yarısını vatandaş uzun vadede uygun taksitlerle ödüyor. Ciddi bir fırsat. Yeni dönemde de bu kampanya vatandaşa iyi anlatılmalı ve devam etmeli. Dönüşüm seferberliğinde özel sektörün güçlü paydaş olarak işin içine katılması gerektiğini düşünüyoruz. Burada iyi bir denetim mekanizmasının kurulması çok önemli. Etkin denetim yapılıp, suiistimallere caydırıcı cezalar verilir. Özel sektörün sürece dahil edilmemesi halinde dönüşüm 20-30 yılımızı alır ve çok geç kalabiliriz.”

Yeni dönemde kamudan beklediğiniz en önemli düzenlemeler nedir?

“Yeni dönemde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, sektörü iyi bilen yerel yönetimde uzman bir isim. Eski bakanımız Murat Kurum da kabinenin en çalışkan bakanlarındandı, 81 ili dolaştı. Hizmetleri için yürekten teşekkür ediyorum. Bu noktada sektör iyi bir ivme yakaladı. Bu ivmenin sürmesi sektörün en büyük dileği. Tüm bakanlıkların belli periyotlarla özel sektörü, sivil toplum kurumlarını dinlediği istişare mekanizmaları kurmalı. Yapılacak en önemli düzenleme ise imar mevzuatında. Birçok ekleme ile yamalı hale geldi. Sil baştan konuyu ele almak, yoruma açık olmayan net bir imar mevzuatı ortaya koymak gerek.

Bu adım adaletsizliği bertaraf eder. Kimse ‘Benim belediyede tanıdığım var, istediğim imarı alırım lehime yorum yapılır’ dememeli. İnsanları en çok rahatsız eden adaletsizlik var duygusu ortadan kalkmalı. Belediyede tanıdığı olan da olmayan da aynı hakkı almalı. Harç konusu da düzenlenmeli. İstanbul ile doğu illerinde harçlar farklı olabilir ama İstanbul’da da belediyeler arasında bir denge olmalı. Hiçbir projemizde ne kadar harç çıkacağını hesaplayamıyoruz. Bu hesaplama yöntemleri de netlik kazanmalı.”

İnşaatta bugüne kadar arsa ve malzeme maliyetindeki artış konuşuluyordu, şimdi de işçi sorunu gündemde. Sektörün bu konuda B planı var mı?

“İşçilik maliyeti arttı ve işçi bulmakta zorlanıyoruz. Gençlerimiz emek yoğun işlerde çalışmak istemiyor. Bir de deprem bölgesinde ciddi konut hamlesi var, işçiler oraya gitti. Yurtdışına giden, nükleer santralde çalışanlar var. İddia ediyorum gelecekte başta inşaat olmak üzere emek yoğun işlerde yurtdışından geçici işçi getirmek zorunda kalacağız. Bangledeş, Pakistan, Filipin, Özbekistan gibi ülkelerden gelecek işçilerle açığı kapatacağız.”

PROJE BİLGİ FORMU

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yapın

Lütfen yorumunuzu girin!
Lütfen isminizi girin

Son Haberler

YAZARLAR

Ayla Özer
365 YAZI