Gayrimenkul Sektörü Stratejisti ve Emlakdream editörü, Bilge Özdemir, “8 Mart 2023’de yaptığı açıklamayı“ tekrar gündeme taşıyarak emlakdream.com’a özel değerlendirdi, önerilerde bulundu.
Mart ve Nisan’da Düşüş Öngörmüştüm!
08.Mart’da Yabancı gayrimenkul talebi 14 Mayıs’ın seçim sonuçlarını görme öngörüsü ile “bekleme tuşuna“ bastı… demiştim.
Yabancılara yapılan konut satışları Mart ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 38,7 azalarak 3 bin 415, Nisan ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %60.3 azalarak 2.557 adet olarak gerçekleşmişti.
Mart ayında toplam konut satışları içinde yabancılara yapılan konut satışının payı yüzde 3,2’den Nisan ayında payı %3’e gerilemişti.
Gerileme Mayıs’ta Devam Edecek
28 Mayıs’a kalan Cumhurbaşkanlığı seçimleri yabancıların “bekleme“ sürecini devam ettirecek.
Yabancı Neden Bekliyor?
Cumhurbaşkanlığı Seçim sonucunda olası Millet ittifakı yönü ile Başkan değişikliğinde; gayrimenkul alımı yolu ile TC pasaport vatandaşlığının Global Satış alternatifinde uzun bir süreliğine Askıya alınacağı değerlendirilmeye devam ediliyor.
Çünkü gayrimenkul alımı ile TC pasaport vatandaşlığı almak isteyen ülke vatandaşlarında adetsel öncelikte ilk 4’ü Savaştan, ülkesel sıkıntılardan, Avrupa’da alternatif bulamayan, hızlı hareket etmek isteyen;
- Rusya Federasyonu,
- İran,
- Ukrayna,
- Irak vatandaşları
Oluşturuyor.
Yabancıya Konut Satışı, Millet İttifakında siyasetin malzemesi oldu.
Bu seçim dönemde yabancıya konut satışı gayrimenkul krizi ile muhalif siyasetin malzemesi olmaya başlamıştı.
Göçmen, Sığınmacı gibi yurt dışından ülkemize gelen kişisel göçler ile finansal göçleri ayni kefede değerlendirmenin hata,
Bir de buna; Artan Gayrimenkul Satış fiyatları ve kira artışlarının ana sebebi olarak yabancıların talebinin görülmesinin yanlış,
olduğunu düşünüyor ve deneyimliyorum.
Yabancıya konut satışı döviz getiren bir faaliyettir;
Yabancıya konut satışı; tüm dünyada yapılmakta ve karşılığında vatandaşlık verilerek ülkelere döviz sağlanmaktadır.
Konut satışından 2012’de giren 1 milyar dolar seviyesi son dönemlerde yaklaşık 10 milyar dolar döviz girdisi seviyelerini yakalayarak ülkemizin cari açığına destek olmaktadır.
Konu sadece yabancıya satış olarak değerlendirilmeli; yaşam ve yerleşime bağlı yaratılan katma değer olarak ayrıca ele alınmalıdır.
Bu faaliyetin “yeri – miktarı, şekil şartları“ hükümetlerin politikalarına göre yeniden değerlendirilebilecektir.
Yaklaşım olarak “Millet ittifakı “ tarafından konunun detayları ile tekrar konunun uzmanları ile değerlendirilmesini öneriyorum, aksi takdirde “yabancılar bastıkları bekleme tuşundan“ parmaklarını kaldırmayacaklardır.
400 Bin Dolarlık talebin “taban ve orta gelir grubunun“ gayrimenkul talebine ve fiyatlarına etkisi yok denecek kadar azdır. Sistemin kendi içinde alınacak önlemler ile %25’e varan gerileme sağlaması mümkündür.
Bu olanaklar mümkün iken sistemin tamamını beklemeye almak – yasaklamak pire için yorgan yakmaktır.